UĞUR İSTANBULU
Artvin’in Ardanuç ilçesinde evinin hemen yanında açtığı atölyede atık ağaçlardan elde edilen ahşap ürünleri satan Serpil Köksal, “Ağaçlar tamamen doğadan yani ben ham odun kullanmıyorum ve yapmaya çalışıyoruz. doğaya zarar vermeden mümkün olduğunca atık ağaçlardan. Daha çok mutfak gereçleri, kesme tahtaları, servis tabakları. Ben yapıyorum. Alım gücü düşük olunca satışta sıkıntı yaşıyoruz” dedi.
Artvin Ardanuç’ta yaşayan kadın girişimci Serpil Köksal, evinin yanında kurduğu atölyede çatlamamış ağaçları toplayıp işleyerek ahşap eserler tasarlıyor. Köksal, “Bugün her şeyin fiyatı arttığı için maddi sıkıntı yaşıyoruz ve bunlarda kullandığımız metal aksesuar ve diğer aparatlar oldukça pahalı. Fiyatlar her geçen gün artıyor ve bunu da fiyatlarımıza yansıtmak durumunda kalıyoruz. Satın alma gücü” düşüyor ve satışta sorun yaşıyoruz.” konuştu.
“YIKILMIŞ EVLERDEN VE KURU AĞAÇLARDAN AHŞAP ÜRÜNLER YAPIYORUM”
Serpil Köksal şunları söyledi:
“Hızlıca kendi evimizin yanında küçük bir atölyemiz var ve elimden geldiğince bahçe işleri yapmaya çalışıyorum. Olabilir. Ağaçları çok sevdiğim için evimizde ahşap objeler olsun istiyorum. Bir şeyler yapabiliriz. Gördüğümüz ağaçlardan.Eşim de zaman zaman yardımcı oluyor,bende gücüm yetmediği zaman.Ama onun dışında tamamen kendim yapıyorum.Ağaçlar tamamen doğadan, ham kullanmıyorum. ahşap bir de eski evlerde ve aynı zamanda yıkılan evlerde temel direkleri var.O evlerde kurumuş ağaçlar var çatlamamış ağaçlar var ve biz de elimizden geldiğince kullanmaya çalışıyoruz. burada gördüğünüzü atık ağaçlardan yapmak için.
“HAM AHŞAP KULLANMADIĞIMIZ İÇİN ZAMAN ZAMAN AĞAÇ SORUNU YAŞIYORUM”
Çoğunlukla mutfak gereçleri, kesme tahtaları, sunum tabakları ve elbise askıları gibi mutfak gereçlerinden hangisi uygunsa onu yapıyoruz. Süsleme çalışmaları var ama çok değil. Artvin mağazalarına verdiğimiz eserlerde salat panoları olduğu gibi burada olmayan eserlerimiz de var. İşimi geliştirmeyi düşünüyorum çünkü bu vazgeçemeyeceğim bir şey ve bu yüzden düşünüyorum. Her zamanki gibi, ağaçları çok fazla düşünmemize neden olacak sorunlarımız var. Hani Yusufeli sular altında kalınca eski yerinden taşınmıştı ve eski yerleşim yerinden bizim için bir sürü ağaç alabilirdik ama olmadı. Yaptığımız işler için doğadan ağaç kesemiyoruz ve ağacın kullanabileceğimiz hale gelmesi 3-5 yılı buluyor ve malzeme konusunda zaman zaman sıkıntılar yaşıyoruz. Maddi sıkıntımız var çünkü günümüzde her şeyin fiyatı arttı ve bunlarda kullandığımız metal aksesuarlar ve diğer aparatlar oldukça değerli. Fiyatlar her geçen gün artıyor ve biz de bunu fiyatlarımıza yansıtmak durumunda kalıyoruz. Alım gücü düşüyor, satışta eziyet çekiyoruz” dedi.
